8

O, Allah'ın kendisine okunan âyetlerini işitir de... Bu cümle, yukarıda geçen yalancı kişinin bir diğer sıfatıdır. ”Allah'ın âyetleri"naen maksat Kur'an âyetleridir. Çünkü dinleme olayı onlar için söz konusudur. ”Okunan âyetler" ifadesindeki okumadan maksat da yine Kur'an âyetleridir.

Sonra işitmiş olduğu Allah'ın âyetlerine iman etmekten, onların dile getirmiş olduğu hak ve gerçeklerle alay ederek, kendi kafasındaki bâtıl inanışları beğenerek boyun eğmekten

büyüklük taslayarak sanki hiç onları duymamış gibi direnir. İnkârına kararlı olarak devam eder. Bir başka ifade ile durumu, onları hiç duymamış kimselerin durumuna benzer. Söz konusu kimse, o âyetleri kabul etmemesi, bunlardan yararlanmaması noktasında bunları hiç duymamış kimseye benzetilmiş olmaktadır.

En-Nadr b. el-Hâris b. Abduddâr -ki daha sonra katledilmişti- Rüstern ve İsfendiyar hikâyeleri gibi Acem hikâyeleri ve kıssaları satın alır ve bunlar vasıtası ile insanların Kuranı dinlemelerine engel olurdu. İşte bu âyet kendisini ve kendi yolunda giden kimseleri, içinde bulundukları kötülük ve fesat dolayısıyla uyarmak için gelmiştir. Âyetin mânâsının, bütün şer ve fesat üzere olanları kuşattığını da anlamaktayız.

Âyet metnindeki ”sonra" kelimesi, bütün herkesin boyun büküp baş eğmesi gereken âyetleri duyup işittikten sonra bu ısrarlı oluş ve büyüklük taslamanın, bütün bunlardan sonra artık olmaması gerektiğini vurgulamak içindir.

Onu acı bir azap ile müjdele! Yani onu, direnmesi ve büyüklük taslaması sebebi ile acı bir azap ile müjdele, demektir. Burada azap kelimesinin müjde fiili ile kullanılması, bir istiare sanatı yapıldığına delildir. Haber verilen şey hakkında bir sevinç uyandıran olayı bildirmek anlamına gelen müjdeleme kelimesi, istiare sanatıyla bunun tam zıddı olan azabın bildirilmesi için kullanılmıştır. Böylece uyarı, müjdeleme kavramına alay etmek ve küçümsemek kabilinden katılmıştır. Bu yaptığımız açıklama, müjdeleme kavramından bilinen sevinçli bir haberi verme manasına alınırsa geçerlidir. Buna karşılık kelimeyi asli mânâsında almak da mümkündür. Müjdeleme kelimesi Arapçada sözlük açısından işittiği zaman insanın yüzünde değişiklik meydana getiren herhangi bir haber demektir. Bu durumda haber, sevinçli bir haber, olabileceği gibi üzüntü verici haber de olabilir.

8 ﴿