6Yemin olsun ki, onlarda sizin için, Allah'ı ve âhiret gününü arzu edenler için güzel bir örnek vardır. ”Onlar"dan maksat, İbrahim (aleyhisselâm) ve onunla beraber olanlardır. Hazret-i İbrahim (aleyhisselâm)'e uymaya teşvikte mübalâğa için ”güzel örnek" ifadesi tekrar edilmiştir. Tîbî bunu, genellemeden sonra tahsis olarak kabul etmiştir. Burhanu'l-Kur'an adlı kitapta söylendiğine göre: ”Birinci’güzel örnek' ifadesi söze, ikincisi ise, fiil ve hareketlere yöneliktir. Bunun için tekrar edilmiştir." Fethu'r-Rahmân'da: ”Birincisi düşmanlıkta örnek, ikincisi ise korku ve haşyette örnektir," denmiştir. Keşfu'l-Esrârda bildirildiğine göre: ”Birincisi, kâfirlerden ve onların fullerinden berâete bağlıdır. İkincisi ise, Hazret-i İbrahim (aleyhisselâm) ve onunla olanlara uymayı emrediyor. Taki onların elde ettikleri mükâfatı elde etsinler ve onların İntikalleri gibi ebedî âleme İntikal etsinler." Allah'ı arzu etmek, O'na kavuşmaya iman etmekle; âhireti arzu etmek ise, onun meydana geleceğini tasdik etmekle olur. Kim yüz çevirirse şüphesiz Allah'ın hiçbir şeye ihtiyacı yoktur, hamde lâyık olan yalnız O'dur. Bu, onun gibi, Allah'tan yüz çeviren kâfirlere yapılan tehditler cümlesindendir. Yani, kim kâfiri eden uzak durma konusunda da, İbrahim (aleyhisselâm)'e ve onunla birlikte olanlara uymaktan yüz çevirir ve inkarcılarla dostluk İçine girerse, hiç şüphesiz sadece Allah, yarattıklarından hiçbirine muhtaç değildir. Onların dostluğundan ve İman ehline yardımlarından müstağnidir. Allah muhtaç olduğu için kullarını ibadet yapmakla sorumlu tutmamıştır. Yüce Allah, dininin koruyucusu ve müminlerin yardımcısıdır. O, zatında hamdcdilmeye lâyık olandır, zatında övülmüştür. Sahih olan kudsî hadislerden birisinde şöyle buyurmuştur: ”Ey kullarım! Bana zarar vermeye gücünüz yetmez ki Bana zarar veresiniz. Bana yarar sağlamaya da gücünüz kâfi gelmez ki Bana menfaat temin edesiniz. Ey kullarım! Şayet sizin geçmişleriniz, gelecekleriniz, insanlarınız ve cinleriniz, içinizde kalbi en muttaki olanınız gibi olsalar, bu Benim mülkümde hiçbir ziyadelik meydana getirmez. Ey kullarım! Şayet sizin geçmişleriniz, gelecekleriniz, insanlarınız ve cinleriniz sizin en günahkârınız gibi olsalar, bu Benim mülkümde hiçbir noksanlık meydana getirmez. Ey kullarım! Eğer sizin geçmişleriniz, gelecekleriniz, insanlarınız ve cinleriniz bir alana toplanıp Benden isteseler, Ben de her insana istediğini versem, bu ancak bir iğnenin denize sokulup çıkarılması gibi, Benim hazinemden hiçbir şeyi eksiltmez. Ey kullarım! Ben amellerinizi sizin için zaptedip kaydediyorum. Sonra da amellerinizin karşılığını tam olarak size vereceğim. Artık kim hayır bulursa Allah'a hamdetsin. Kim de bundan başka bir şey bulursa yalnız kendini kınasın." (1) 1- Hadisi Müslim ve Tirmizî Ebû Zerri Ğıfârî'nin hadisinden rivayet etmişlerdir. Hadisin baş tarafı şöyledir: ”Ey kullarım! Ben zulmü kendime haram kıldım. Onu sizin aranızda da haram ettim. Biribirinize zulmetmeyin." Bkz. Câmiu'I-Usûl, 3/11. |
﴾ 6 ﴿