14Şüphesiz bizden Kur'anı dinledikten sonra Müslüman olanlar da var, sapıtanlar da. İman ve taat olan hak yoldan sapanlar da ”sapıtan" anlamında kullanılan ”kasıt," sapan, zalim demektir. Çünkü o, haktan ayrılmıştır. ”el-Muksıt" ise, âdil anlamındadır. Zira o, hakka yönelmiştir. Bir kimse zulmettiği zaman ”kaseta", âdil davrandığı zaman ”ekseta" denilir. Müslüman olanlar var ya, -Bunun ve bundan sonraki ây ederdeki ifadelerin, cinlerin sözü olması caiz olduğu gibi Allah'ın, Rasûlüne hitabı olması da caizdir.- İşte onlar yani Müslüman olanlar doğruyu araştıranlardır, isteyen ve kastedenlerdir. ”Doğruyu" diye ifade ettiğimiz ”raşeden" kelimesi, hidayet anlamındadır. Cümlenin anlamı şudur: ”Onlar, kendilerini sevap yurduna ulaştıran, hakkın ve doğrunun yoluna götüren büyük hidayeti araştıranlardır." Bu cümle işaret ediyor ki, cinlerin amelleri için de sevap vardır. Çünkü sevabın sebebi ve gerektireni anılmıştır. |
﴾ 14 ﴿