6

Biz yeryüzünü onlar için

bir beşik, yapmadık mı? Hak olduğunu dile getiren bazı delkler saymak suretiyle kendisinden sorulan ”haberin gerçekliğini belirtmek için getirilmiş bir başlangıç cümlesidir. Buradan anlaşıldığı üzere kendisinden sorulan şey, öldükten sonra dirilmektir; yoksa Kur'an ve Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)in nübüvveti değildir.

Hemze, İkrar İçindir. ”Mihâd": Beşik ve döşek anlamındadır. Buna göre anlam şöyle olmaktadır: ”Tıpkı kişinin sergisi üzerinde dilediği şekilde bir ucundan öbür ucuna hareket ettiği gibi, yeryüzünü üzerinde rahatça hareket edebileceğiniz yayılmış bir sergi yapmadık mı?"

Döşek anlamındaki kelimenin çoğul olarak gelmesi, köyler, ülkeler ve daha başka şeylerden oluşan yeryüzündeki mekânların çeşitliliği ve bir kısmını ziraat alanı, bir kısmım yerleşim yeri vb. yapmak suretiyle yeryüzünü çeşitli şeklilerde kullanmaktan dolayıdır.

"Mihâd" kelimesi, çocuğun beşiğine benzetilerek ”mehden" olarak da okunmuştur. Beşik, çocuk için hazırlanan ve üzerinde uyuduğu şeydir.

Dağları da birer kazık yapmadık mı? Dağların yeryüzüne birer kazık yapılmasından murat, sağlam bir şekilde tesbit edilmesidir. Tıpkı evin sütunlarla, direklerle tesbit edilmesi gibi. Ta ki, sakin dursun ve üzerindekiler sallanmasınlar. Bu, edebî bir benzetme türüdür.

"Evtad" kelimesi, veted'in çoğuludur. O da tahta ve benzeri şeylerden; sallanan, hareket eden şeylerin sağlamlaştırıidığı, sabitleştirildiği şeydir. Şayet, ”Allah'ın irade ve kudreti sabitleştirmede yeterli değil midir?" denirse, cevaben derim ki: Evet yeterlidir. Ancak O, sebepleri yaratandır. Bu da O'nun kudretinin kemalindendir.

6 ﴿