172 «Ey îman edenler, size rızık olarak verdiğimiz şeylerin en temiz olanlarından yeyin, Allah'a şükredin. Eğer (hakikaten) O'na kulluk ediyorsanız.» Bazıları Allahü teâlâ'nın helâl kıldığı şeyleri kendileri için haram kabul edip yemezlerdi. Böylece nefislerine zulmederek Allah'ın rızasını dilerlerdi. Yüce Allah onların bu hareketini yasakladı ve buyurdu ki: «Allahü teâlâ'nın size rızık olarak verdiği şeylerin temiz olanlarından yeyin ve karşılığında Allah'a şükredin. Eğer Allah'ın rızasını kazanmayı düşünüyorsanız, Yüce Allah'ın helâl kıldığını yeyin. Bilesiniz ki, Allah'ın rızası, helâli helâl bilip onu talep etmekte, haramı da haram bilip ondan sakınmaktadır. Yüce Allah bu âyetle Hazret-i Peygamber'in ümmetinin diğer ümmetler karşısındaki üstünlüğünü ve faziletini beyan etmiştir. Zira Allahü teâlâ bu ümmete diğer peygamberlere hitap ettiği gibi hitap etmiştir. Yüce Allah diğer peygamberlere, «Ey Resullerim, size rızık olarak verdiğimiz şeylerin temiz olanlarından yeyin- buyurmuştur. Âhir zaman Peygamberi'nin ümmetine de, «Ey iman edenler, rızık olarak size verdiğimiz şeylerin temiz olanlarından yeyin» buyurmuştur. Böylece diğer peygamberlere verilen emir, aynı zamanda Âhirzaman Peygamberi'nin ümmetine de verilmiştir. Onlar emirde bir oldukları gibi hükümde de birdirler. Hükümde bir olmak bu ümmetin büyüklüğüne ve faziletine delâlet eder. Zira Müslümanların kendilerine haram kıldığını Allah helâl kıldı. Müminler gelip Peygamberimiz (sallallahü aleyhi ve sellem)'e »Ya Resûlallah, Allah bunları bize helâl kıldı, bu durumda haram olanlar hangileridir, diye sormuşlardır. Allah da şu âyetiyle haram olan şeyleri beyan etmiştir: |
﴾ 172 ﴿