91

«Şeytan şüphesiz içki ve kumar yüzünden aranıza düşmanlık ve kin sokmak ve sizi Allah'ı anmaktan, namazdan alıkoymak ister. Artık bunlardan vazgeçtiniz değil mi?»

Allahü teâlâ bu âyet-i celîlesinde içki, kumar, putlar ve falcılığın haram olduğunu bildirmiştir. Bu âyet-i celilenin nüzul sebebi şudur: Said İbni Ebî Vakkas (radıyallahü anh) sahabeden Uthan ibn Mâlik'in hazırlamış olduğu düğün yemeğine iştirak eder. Yerler, içerler, başlar iyice döner, Said soyunu ve asaletini öğen ve Ensar'ı hicveden şiirler okumaya başlar. Ensar buna tahammül edemez, Said'in kafasını kızarmış deve kemiği ile yararlar. Said Peygamberimize gelerek onları şikâyet eder. Bunun üzerine Hazret-i Ömer «Yâ Rabbi bize içki hakkında gönüllere şifa verici bir açıklama bildir» der. Bunun üzerine Bakara Sûresinin 219. âyeti nazil olur. «Sana içki ve kumardan sorarlar. De ki: "İkisinde de büyük günah ve insanlar için faydalar vardır. Günahları ise faydalarından daha büyüktür." Bu âyet nazil olunca sahabenin bir kısmı «Mademki faydasından çok zararı var» diyerek derhal içki ve kumarı terk eder. Ömer çağrılarak bu âyet kendisine okunur. Ömer yine «Yâ Rabbi bize içki hakkında gönüllere şifa verecek bir açıklama bildir» der. Bunun üzerine Nisa Sûresinin 43. âyeti nazil olur, «Ey iman edenler, sarhoş olduğunuz halde namaza yaklaşmayınız.» Bu âyet nazil olunca yine sahabeden bir kısmı içkiden vazgeçer. Hazret-i Ömer'e bu âyet de okunur ve Ömer «Ya Rabbi bize içki hakkında gönüllere şifa verecek bir açıklama bildir» der. Bunun üzerine Mâide Sûresinin 90 - 91. âyetleri nazil olur. Yüce Allah bu âyet-i celîlelerde şöyle buyuruyor: «Ey iman edenler, içki, kumar, putlar ve fal okları şüphesiz şeytan işi pisliklerdir. Bunlardan kaçının ki kurtuluşa eresiniz. Şeytan şüphesiz içki ve kumar yüzünden aranıza düşmanlık ve kin sokmak ve sizi Allah'ı anmaktan, namazdan alıkoymak ister. Artık bunlardan vazgeçtiniz değil mi?» Allahü teâlâ kullarına zararlı olan her şeyi yasaklamıştır. İçkinin yasaklanması tedricî olmuş ve bir anda yasaklanmamıştır. Tedricî olarak yasaklanmasının bazı sebebleri vardır.

İçki ve kumarın insana bir çok zararları vardır. İçki Allah'ın insanlara vermiş olduğu akıl nimetini izale eder. Sıhhati ve ahlâkı bozar, insanın şerefini yok eder. Aile ocağını yıkar, çoluk-çocuğu ahlâksız yapar, serveti yok eder. Allah'ı zikirden alıkoyar, ibadeti unutturur, hayırdan uzaklaştırır ve kötülüğe teşvik eder. Nitekim Peygamberimiz «Bütün kötülüklerin anası içkidir» buyurmuştur.

Kumar da içki gibidir. İnsanın en kıymetli cevheri olan aklını bozar, servetini yok eder, aile yuvasını ve çoluk-çocuğunu perişan eder. İnsanları birbirine düşman yapar, cemiyetin huzurunu bozar.

Allah'ı zikirden ve ibadetten alıkoyar. Dünyayı insanın başına zindan eder. İçkici ve kumarcının sıhhati gibi, ahlâkı da bozulur..

İçkinin ve kumarın azı da, çoğu da haramdır. Haramın azı çoğu olmaz. Bir damlası da, bir kadehi de birdir. İnsanı sarhoş eden her çeşit içki haramdır. Afyon, eroin ve uyuşturucu maddelerin hepsi aynı şekilde haramdır. İçinde alkol bulunan her şey aynı durumdadır. Kumar da böyledir. Paralı - parasız fark etmez. İster çayına -kahvesine olsun, ister zaman geçirmek için olsun, ne suretle oynanırsa oynansın ve hangi çeşidi olursa olsun haramdır.

Dinimizde puta tapmak ve fal açmak da kesinlikle haramdır. Allah'tan başkasına ibadet etmek küfürdür. Putlara tapmak, onlar için kurban kesmek ve onlardan yardım beklemek haramdır. İbadet yalnız Allah'a yapılır ve O'ndan yardım talep edilir.

Falcılık da böyledir. Dinimizde asla falcılık yoktur. Fala bakanlar tıpkı puta tapanlar gibidir. Fala bakan da, baktıran da, onları tasdik eden de aynı şekilde günaha girerler. Gaybtan haber vermek küfürdür, gaybı ancak Allah bilir. Allah'tan başka kimse gaybı bilemez. Falın her çeşidi haramdır, yasaktır. Yüce Allah «İçki, kumar, putlar ve fal okları şüphesiz şeytan işi pisliklerdir. Bunlardan kaçının ki kurtuluşa eresiniz» buyurmuştur. Bunlar insanlar için çok zararlı olduklarından dolayı Allahü teâlâ yasaklamıştır. Bütün bunlar sadece Kur'an-ı Kerim'de değil, Tevrat'ta da yasaklanmıştır.

Bir zat Kâ'b İbni Ahbar'dan Tevrat'ta içkinin haram olup olmadığını sorar. O da haram olduğunu söyleyerek, şöyle der: «Tevrat'ta: Şu âyet yazılıdir- "Biz bâtıl olan şeyleri ve oyunları gidermek için Hak kelâmı indirdik» buyurulmuştur. İçki ve kumar Tevrat'ta da aynı şekilde yasaklanmıştır. Tevrat'ta içki ve kumar gibi, oyun, çalgı, yüksek sesle şarkı - türkü söylemek de yasaktır, haramdır.

İçki içen kimsede şu hususlar bulunursa, ceza olmak üzere kendisine 80 sopa vurulur: a) Müslüman olmak. Müslüman olmayana had cezası verilmez. Çünkü içki Allah'a iman edenlere haram kılınmıştır, b) Akıl baliğ olmak, c) Dilsiz olmamak, d) Kendi isteği ile içmek, zorla içirilenlere de had tatbik edilmez. İçki içtiği ya iki şahitle veya kendi itirafıyla isbatlanmış olacaktır. (Geniş bilgi için Ömer Nasuhî Bilmen'in îstılahât-ı Fıkhiyye Kâmusu'na müracaat edilmelidir.)

91 ﴿