59

«Onlar ki sabrederler ve Rablerine tevekkül ederler.»

Bu âyet-i celilenin nüzul sebebi şudur: Mekke'de kimsesiz müslümanlar ibadet ederken müşrikler tarafından namazları bozdurulur, üzerlerine deve işkembesi atılır, yollan kesilir, çeşitli işkenceler yapılırdı. Bu durumdan çok rahatsız olan mü’minler durumlarını gelip Peygamberimiz (sallallahü aleyhi ve sellem)'e bildirirler ve ibadet yapamadıklarım, her an tehlikede olduklarını söylerler. Bunun üzerine Allahü teâlâ bu âyeti inzal edip şöyle buyurur: -Ey iman eden kullarım, şüphesiz benim arzım geniştir. O halde yalnız bana ibadet edin.» Bu âyetle ilk olarak hicrete müsaade edilmiştir. Bu âyetin nüzulünden sonra müslümanların bir kısmı Habeşistan'a hicret etmiş ve oranın kırah Necaşi tarafından ilgi görmüşlerdir. Bu âyetle müslümanların düşmanlarından ve hicretten korkmamaları ifade edilmektedir. Çünkü vade gelmeden, hiçbir canlı ölümü tatmayacaktır. Ancak Allah'ın takdir ettiği ömür bitince ölüm vukuu bulacaktır. Bu bakımdan insan hicret etse de, evinde kalsa da fark etmez. Zira hiçbir zaman takdir değişmez. Sonra her canlı Allah'a döndürülecektir. Yüce Allah bunu şöyle beyan ediyor: «Her canlı ölümü tadacaktır. Sonunda bizs döndürüleceksiniz. İman edip sâlih amel işleyenleri içlerinden ırmaklar akan, içinde temelli kalacakları cennetteki köşklere yerleştiririz. Ne güzeldir iş yapanların mükâfatı. Onlar ki sabrederler ve Rablerine tevekkül ederler.»

Hicret âyetinin hükmü umumidir. Bir yerde Allah'ın yasaklan ve isyan çoğalıp, müslumanlar da buna mani olamıyorlarsa, dinlerini korumaları için oradan kalkıp başka yere gitmeleri gerskir. Nitekim Peygamberimiz (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur:

«Bir kimse dinini muhafaza için bir yerden başka bir yere hicret ederse, Allah ona cenneti vâcib kılar.» Bu hicret edilen yer bir karış bile olsa, dinini muhafaza için hicret ettiğinden dolayı Allah ona cenneti vâcib kılar ve orada İbrahim (aleyhisselâm)'e ve Peygamberimiz (sallallahü aleyhi ve sellem)e komşu olur. Yüce Allah her canimin ölümü tadacağını beyan buyuruyor ki, mü’minler ölüm korkusu ile Allah'a şirk koşup isyan edenler arasında kalıp dinini zayıflatmasın. Dinini yaymak ve korumak için onların arasından çıkıp hicret etsinler. Allah'ın düşmanlarından korkmasınlar ve geçim endişesine kapılıp onlara boyun eğmesinler. Çünkü sonunda hepsi Allah'a döndürülecektir. Dinini koruyanlar için kabir cennet bahçelerinden bir bahçe, korumayanlar için ise cehennem çukurlarından bir çukur olacaktır. Dinini koruyup sâlih amel işleyenlere altlarından ırmaklar akan cennetler vardır. Onlar orada ebedî olarak kalacaklardır. Bu, onların amellerinin karşılığıdır. Yüce Halik iman edip sâlih amel işleyenleri işte böyle mükâfatlandırır.

59 ﴿