|
6 «Mü’minlerin, Peygamfaer'i kendi nefislerinden çok sevmeleri gerekir, zevceleri de onların anneleridir. Akraba olanlar, miras hususunda, Allah'ın kitabında birbirlerine mü’minler ve muhacirlerden daha yakındırlar. Dostlarınıza yapacağınız uygun bir vasiyet bunun dışındadır. Bu, kitapta yazılı bulunmaktadır.» Mü’minlerin Hazret-i Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'i, kendi nefislerinden daha çok sevmesi gerekir. Onun tebliğ ettiklerine tâbi olmak, emirlerine uymak ve yolundan gitmek mü’minlerin en önemli görevidir. Çünkü mü’minlere kıyamet günü şefaat edecek olan odur. Hanımları da mü’minlerin manevî anasıdır. Akraba olanlar miras hususunda, Allah katında birbirlerine nıü’ıninlerden ve muhacirlerden daha ileri ve daha yakındır. Mekkeli müslümanlar, müşriklerin baskısına ve zulmüne dayanamayarak Medine'ye hicret etmek zorunda kalmışlardır. Hicret esnasında'her şeylerini Mekke'de bırakıp çıkmışlardır. Medine'ye geldikleri vakit yemeye, içmeye ve barınmaya hiçbir şeyleri yoktu. Medineli müslümanlar onları bağrına basıp evlerine almışlar, yerlerine yurtlarına ortak etmişlerdir. Hattâ öldükleri vakit kendi öz çocukları ve vârisleri gibi, onlar da vâris olmuşlardır. Bu âyetle ölüye kendi çocuklarından ve akrabasından başkasının vâris olması yasaklanmıştı. Ancak veraset iman ve karabetle olur. Mü’mine, kafir olan çocukları ve akrabaları vâris olamazlar. Yüce Halik bunu şöyle beyan ediyor: «...Akraba olanlar miras hususunda, Allah katında birbirlerine mü’minlerden ve muhacirlerden daha yakındırlar. Dostlarınıza yapacağınız uygun bir vasiyet bunun dışındadır. Bu, kitapta yazılı bulunmaktadır.» |
﴾ 6 ﴿