11

"Allah, îman edenlere de firavunun karısını bir misâl olarak verdi. O vakit (bu kadın): 'Ey Rabbim, bana katında, cennetin içinde bir ev yap. Beni Firavundan ve Onun (fena) amelinden kurtar. Beni o zâlimler güruhundan selâmete çıkar.' demişti."

Allahü teâlâ kâfirler elinde zahmet çeken mü’minlere şu darbımeseli verdi: Onlar bizim yolumuzda belâ ve musibet çeken şu (Âsiye)'ye benzer. Firavun taşkınının nikâhlısıydı. Firavun dininden dönmesi için ona baskı uyguladı. Dört mıh-çivi çakarak iki eli-iki ayağıyla "çarmıha gerdi". Gözüne de ateş koru yaklaştırdı ki gözleri görmesin diye. Bütün bunlara sabretti. Allahü teâlâya şöyle niyaz eyledi: Ey Rabbim! Hâlimi görüyorsun. Cennette bir ev benim için yaptır. Firavundan ve zâlim kavminden beni kurtar. Hak teâlâ duasını kabul etti.

Gözünden gaflet perdelerini kaldırdı. Cennet içindeki bütün makamları ona gösterdi. O da bunları görünce çektiği dayanılmaz işkenceleri unutuverdi. Onlar "bu delidir" dediler. İşkenceci Firavunun işkencesi altında cân verdi. Ebedî saadete kavuştu! Bütün din yolunda giden, Allah rızasını başka her şeye tercih eden kimselerin de mertebesi buna benzer.

11 ﴿