2

"muhakkak insan kesin bir ziyandadır."

Allahü teâlâ ikindi vaktinin farelinden dolayı ona yemin ediyor. Buna "orta namazı" da denilir. Onun korunması vaciptir. Onun vaktinde kılınmasında zorluk vardır. Ticâretle uğraşanlar veya başka geçim yollarında çalışanların o vakitte işlerine dalma ihtimali çoktur. Bunun için Rasulü Ekrem (sallallahü aleyhi ve sellem): "İkindi namazını -şer'î bir özür olmaksızın- kılmaman, dünyâ ve içindekileri kaybetmenden daha beterdir," buyurarak bu namazın önemini belirtmiştir. Veya (Asr) dan maksat (Resûlüllah) dır. Çünkü onun dönemi diğer zamanlara daha şereflidir. Bu şeref ondan kaynaklanıyor.

Bu sûre-i Celilenin nüzul sebebi şöyledir; Hazret-i Ebubekir müslüman olunca Mekke kâfirleri dediler ki: "-Zarara girdin ey Ebubekir! Çünkü atalarının dinini terkediyorsun." Bunu Ebubekir (radıyallahü anh) şöyle cevapladı: "-Ziyankârlık hakkı kabul etmede değildir. Asıl zarar eden sizsiniz, Hiç görmeyen, işitmeyen, ihtiyaçlarınızı görmeyen, dünyevî musibetleri gidermeyen, uhrevî azabı önleyemeyen putlara tapıyorsunuz." Bunun üzerine Cebrail (aleyhisselâm) bu sûre'yi getirmiş oldu. Şöyle ki: İkindi vaktine yemin olsun ki bütün kâfirler ziyandadır. Ticâretleri kazanmamıştır. Çünkü âhireti sattılar, karşılığında dünyayı almış oldular. Ancak îman ederek, dünyayı satarak âhireti satın alanlar "şekavetten" kurtuldular "saadete" erdiler.

2 ﴿