90Ey iman edenler, içki, kumar, dikili taşlar (putlar) ve fal okları, sadece Şeytanın işinden birer pisliktirler. Bu pislikten kaçının ki kurtuluşa eresiniz. Allahü teâlâ bundan önceki âyetlerde, insanlara helal kıldığı temiz şeyleri, bir kısım insanların, kendilerine haram kılmalarının caiz olmadığını beyan ettikten sonra bu âyet-i kerime’de de insanlara haram kıldığı şeyleri beyan etmekte ve buyurmaktadır ki: "Ey, Allah'ı ve Peygamberini tasdik eden mü’minler, şimdiye kadar içtiğiniz içkiler, oynadığınız kumarlar, önünde kurbanlar kestiğiniz dikili taşlar ve kendileriyle şans aradığınız fal okları Şeytanın yaptığı amellerden murdar olan, günaha vesile olan ve Allah'ın gazabını celbeden amellerdir. Siz, içki içmekten kumar oynamaktan, dikili taşların önünde putlara kurban kesmekten ve fal oklanyîa şans tayin etmekten kaçının ki rabbiniz katında kurtuluşa ermiş olasınız. Âyet-i kerime’de geçen ve "Pisliktir" diye tercüme edilen kelimesi, Abdullah b. Abbas tarafından "Allah'ı gazaplandiran" mânâsına, İbn-i Zeyd tarafından "Kötü şey" mânâsına yorumlanmıştır. Âyet-i kerime’de görüldüğü gibi içki ve kumar haram kılınmıştır putlar yapıp taşlar dikerek önünde kurbanlar kesmek ve oklar çekerek falcılık yapmak yasaklanmış ve bunların, şeytanın işinden birer pislik oldukları ifade edilmiştir. Haram kılman bu şeylerin izahları kısaca şöyle yapılabilir: a- İÇKİ: Bu konuda Peygamber efendimiz (sallallahü aleyhi ve sellem) bir hadis-i şeritlerinde şöyle buyuruyor: "Sarhoşluk veren her şey içkidir. Ve sarhoşluk veren her şey de haramdır. Kim dünyada içki içer de tevbe etmeden ve içkiyi bırakmadan ölürse âhirette cennet şarabını içmekten mahrum kalacaktır. Müslim, K. el-Eşribe, Bak 73, Hadis No: 2003 / Ebû Davud, K. el-Eşribe, Bab: 5, Hadis No: 3679. Ebû Hureyre (radıyallahü anh) diyor ki: İçki üç aşamada kesin olarak haram kılındı. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) Medineye hicret ettiğinde Medineliler içki içiyor ve kumar parası yiyorlardı. Bunlar hakkında Resûlüllah'a soru sordular bunun üzerine Allahü teâlâ: "Ey Rasûlüm, sana içki ve kumardan soruyorlar. De ki: "Onlarda büyük günahlar vardır. İnsanlar için bazı dünyevi faydalan da vardır." Bakara sûresi, 2/219 âyet-i kerimesini indirdi. Bunun üzerine insanlar: "Allah bize içkiyi haram kılmadı. Sadece onda büyük günahlar ve insanlar için bazı menfaatlar olduğunu beyan etti." dediler. Ve içkiyi içmeye devam ettiler. Bir gün muhacirlerden bir kişi akşam namazında arkadaşlarına iman olup namaz kıldırırken âyetleri yanlış okudu ve bunun üzerine de Allahü teâlâ birincisinden daha sert bir hüküm getiren şu âyeti indirdi: "Ey iman edenler, sarhoşken ne söylediğinizi bilinceye kadar namaza yaklaşmayın. Nisa Sûresi, 4/43. Bundan sonra da insanlar yine içki içmeye devam ettiler. Nihâyet içkiyi tamamen yasaklayan ve daha sen bir hüküm getiren: "Ey iman edenler, içki, kumar, putlar ve fal okları sadece şeytanın işinden birer pisliktirler. Bu pislikten kaçının ki kurtuluşa eresiniz. Artık bundan vaz geçmez misiniz? Maide Sûresi, 5/91. âyet-i kerimesi gelince de insanlar "Ey rabbimiz, artık vaz geçtik." dediler. Sonra da Resûlüllah'a "Ey Allah'ın Resulü, daha önce Allah yolunda cihad ederken öldürülmüş veya yatağında ölmüş müslümanlar içki içiyor ve kumardan kazandıklarını yiyorlardı. Allahü teâlâ bunların, şeytanın işinden birer pislik olduklarını beyan etti. Şimdi onların hali ne olacaktır'?" diye sordular. Bunun üzerine şu âyet-i kerime indi. "İman edip iyi amel işleyenler Allah'tan korktukları, imanlarında sebat ettikleri, iyi amel işlemeye devam ettikleri sonra Allah'tan sakındıktan, imanlarından ayrılmadıkları, yine Allah'tan korktukları ve iyilikte bulundukları müddetçe daha önce yediklerinden dolayı kendilerine bir günah yoktur. Allah iyilikte bulunanları sever." Maide Sûresi, 5/93. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) de şöyle buyurdu: "Eğer içki on-larm zamanında haram kılınmış olsaydı sizin terkettiğiniz gibi elbette ki onlar da terkederlerdi. Ahmed b. Hanbel, Müsned, c. 2, s. 351, 352. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) efendimiz içkinin içilmesi haram olduğu gibi onunla ilgili her türlü muamelenin de haram olduğunu beyan ederek buyurmuştur ki: "İçki on cihetten lanetlenmiştir. İçkinin bizzat kendisi, onu içen, sunan, satan, satın alan, imal eden, imal ettiren, taşıyan, taşıttıran ve ondan ekle edilen kazancı yiyen. Ahmed b. Hanbel, Müsned, c. 2, s. 25, 71 / İbn-i Mace, K. el-Eşribe, Bab: 6, Hadis No: 3380. Abdullah b. Abbas diyor ki: "Bu âyet-i kerime, Nisa suresinin içki ile ilgili olan kırk üçüncü âyetini ve Bakara suresinin iki yüz on dokuzuncu âyetini neshetmiştir." Ebû Davud, K. el-Egribe, Bab: 1, Hadis No: 3672. b- KUMAR: Her türlü şans oyunu kumardır ve bu kumarın da her çeşidi yasaktır. Hatta tavla oyunu hakkında Peygamber efendimiz (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: "Kim tavla oynarsa ellerini domuzun etine ve kanına bulamış gibidir" Müslim, K. eş-Şiir, Bab: 10, Hadis No: 2260 / Ebû Davud, K. el-Edeb, Bab: 56, 64, Hadis No: 4939 / İbn-i Mace, K. ol-Edeb, Bab: 43, Hadis No: 3763. c- DİKİLİ TAŞLAR: Abdullah b. Abbas, Mücahid, Ata, Said b. Cübeyr ve Hiisan-ı Basriye göre buradaki dikili taşlardan maksat, önünde kurban kesilen dikili taşlardır. d- FAL OKLARI: Bu hususta Maide suresinin üçüncü âyetinin izahına bakınız . |
﴾ 90 ﴿