98Sizi bir tek candan yaratan O’dur. Sizin için karar kılınan ve emanet olarak kalınan yerler vardır. Anlayan bir kavim için, âyetleri geniş bir şekilde açıkladık. Sizi, tek bir can olan Âdemin sulbünden meydana getiren Allah’tır. Sizin için, ana rahmi, yeryüzü, kabir ve âhiret gibi karar kılacağınız yerler olduğu gibi, atalarınızın sulbü ve geçici dünya gibi emanet olarak kalacağınız yerler de vardır. Şüphesiz ki biz, âyetlerimizi ve delillerimizi, bunları anlayıp ibret alan birtopluhık için geniş bir şekilde açıkladık. Müfessirler, âyet-i kerime’de geçen ve "karar kılınan yer" diye tercüme edilen kelimesiyle, "Emanet olarak kalınan yer." diye tercüme edilen kelimesinden neyin kastedildiği hususunda çeşitli görüşler zikretmişlerdir. a) Abdullah b. Mes'ud, İbrahim en-Nehai ve Muksem'e göre, "Karar kılınan yer"den maksat, annelerin rahimleridir. "Emanet olarak kalınan yer"den maksat ise kabirdir. Allah, insanları, annelerinin rahminde karar kıldırmış, kabirlerinde de diril inceye kadar, emanet olarak bekletmiştir. b) Said b. Cübeyr ve Abdullah b. Abbastan nakledilen diğer bir görüşe göre "Karar kılınan yer"den maksat, annelerin karınlan, yeryüzü ve yerin içi"dir. "Emanet olarak kalınan yer"den maksat ise babaların sulbleridir. Abdullah b. Abbas, Mücahid ve Abdullah b. Mes'ud'dan nakledilen diğer bir görüşe göre "Karar kılman yer"den maksat, yeryüzü ve dünyadır. "Emanet edilen yer"den maksat ise, Allah'ın huzurudur, âhirettir. d) Yine Abdullah b. Abbas, İkrime, Mücaid Ata İbrahim en-Nehai, Süddî, Katade, Dehhak ve İbn-i Zeydden nakledilen diğer bir görüşe göre, karar kılman yerden maksat, ana rahmi, emanet olarak kılınan yer"den maksat ise babaların sulbüdür. e) Hasan-ı Basriye göre ise, karar kılınan yer"den maksat, kabir, emanet olarak kalınan yer'den maksat ise dünyadır. Çünkü dünyada bulunan kimse, kabirde bulunan kardeşine kavuşmak üzere dünyada emanet olarak durmaktadır. Taberi diyor ki "Bu hususta doğru olan söz, şunu söylemektir: "Allahü teâlâ bu âyette, insanları tek bir nefisten yarattığını ve onların, karar kılman ve emanet olarak kalınan yerlerde kaldıklarını, genel bir şekilde zikretmiştir. İnsanların bir kısmı, ana rahminde karar kılmakta, diğerleri babalarının sulbünde emanet olarak durmaktadırlar. Diğer bir kısmı, yeryüzünde veya yerin içinde karar kılmış halde, başka bir kısım insanlar ise, babalarının sulbünde emanet olarak bulunmaktadırlar. Bir kısım insanlar da, kabirde karar kılmış halde, bazıları da yeryüzünde emanet olarak bulunmaktadırlar. Bu itibarla, her karar kılınan yer ve emanet olarak kalınan yer, âyetin genel ifadesinde dahildir. |
﴾ 98 ﴿