12

Eğer onlar, antlaşma yaptıktan sonra yeminlerini bozar ve dininize dil uzatırlarsa, küfrün önderleriyle savaşın. Çünkü onlarda yemine sadakat yoktur. Gerekir ki bundan vaz geçerler.

Sizinle antlaşma yapan kâfirler, şâyet verdikleri sözden sonra bu sözlerini bozar, dininiz İslama dil uzatır, onu küçümser ve ayıplarlarsa, İnkârcılığın önderleriyle savaşın. Çünkü onlar, verdikleri sözde durmazlar. Onlarla savaşırsanız belki îslaâm'a dil uzatmaktan sakınırlar.

Bu âyette zikredilen "küfrün önderlerine" Kureyşin ileri gelenlerinin de girip girmediği hususunda iki görüş zikredilmiştir.

Katadeye göre, küfrün önderleri, Ebû Cehil, Utbe b. Rebia, Ebû Süfyan, Ümeye b. Halef ve Süheyl b. Ümeyr'dir. Çünkü Resûlüllah'ı Mekke'den çıkarmayı onlar istemişlerdir.

Mücahid, Ebû Süfyanın, küfrün önderlerinden sayıldığını, Süddi ise bunların, Kureyş'liler olduğunun, Dehhak da bunların, Mekke müşrikleri olduklarını, Abdullah b. Abbas ise bunların, müslümanlarla muahede yapan müşrikler oluklarını söylemişlerdir.

Huzeyfetül Yeman ise burada zikredilen, küfrün önderlerinin, henüz ortaya çıkarmadıklarını ve kendileriyle savaşılmadığını zikretmiştir.

Taberi bunların, Allah’ı inkâr eden bütün kafirlerin önderleri olduklarını söylemiştir.

12 ﴿