16

Ey Rasûlüm, de ki: "Eğer Allah dileseydi Kur’an’ı size okumazdım. Allah da onu size bildirmezdi. Ben o, Kur'an gelmeden önce yıllarca aranızda bulundum. Hiç aklınızı kullanamaz mısınız?

Ey Rasûlüm, onlara de ki: "Eğer Allah dileseydi ben size bu Kur’an’ı okumazdım. O da size bunu bildirmiş olmazdı. Ben, bana vahiy gelmeden önce kırk yıl sizin içinizde kaldım. O süre içinde böyle bir iddiada bulundum um? Hiç aklınızı kullanmıyor musunuz? Şâyet ben böyle bir şeyi uyduracak olsaydım bunu daha önce yapardım.

Âyet-i kerime, Peygamberimiz Hazret-i Muhammed (sallallahü aleyhi ve sellem)'in, hak Peygamber olduğunu beyan etmektedir. Zira o, müşriklerin arasında kırk yıl yaşamıştır. Hayatının bu bölümünde davranışlarıyla, aklı ve güvenirliliği ile hep seçkin bir şahsiyet olarak tanınmıştır. Kırk yaşından sonra, böyle mümtaz bir şahsiyetin, kendiliğinden kitap uydurup ve bunu, Allah tarafından gönderildiğini söylemesi mümkün müdür? Bunun böyle olduğun iddia etmek akıl işi değildir.

Ebû Süfyan b Harb, henüz Müslüman olmadan önce, Bizans imparatoru Herakliyüs ile karşılaşıp Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) hakkında konuşurken, Herakliyüs Ebû Süfyana: "O kişi bu iddiada bulunmadan önce siz onu hiç yalanla itham etmiş miydiniz?" diye sorunca Ebû Süfyan "Hayır" demiş Herakliyüs de "Ben sana," o kişi bu iddiada bulunmadan önce siz onu hiç yalancılıkla itham etmiş iniydiniz?" dedim. Sen "Hayır" dedin. Bundan anladım ki, insanlara karşı yalan söylemeyen bu şahıs, Allah’a karşı da yalan söylemez." demiştir Buhari K. el-Bed'il vahy bab: 6

16 ﴿