7Kâfirler, Peygambere: "Rabbinden bir mucize inse ya." derler. Sen ancak uyarıcısın. Her ümmetin, bir, doğru yolu göstereni vardır. Kâfirler, diğer âyetlerde de belirtildiği gibi,' Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) e iman etmek için, ondan, çeşitli mucizeler getirmesini istemişlerdir. Bu hususa işaret eden âyetlerde şöyle buyuruluyor: "Kâfirler şöyle dediler: "Bizim için yerden, suyu kesilmeyen bir kaynak çıkarmadıkça sana iman etmeyeceğiz." "Veya içinde üzüm ve hurma bulunan bir bahçen olsun. Ortasından şanl şanl ırmaklar akıt." "Yahut sandığın gibi göğü başımıza parça parça düşür veya Allah’ı ve Melekleri karşımıza getir." "Yahut altından bir evin olmalı veya göğe çıkmalısın. Allah’tan, Peygamber olduğunu yazan, okuyabildiğimiz bir kitap getirmedikçe göğe çıktığına da inanmayız. "Ey Rasûlüm, sen onlara şöyle de: ."Rabbimi tenzih ederim. Nihâyet ben def Peygamber olan insandan başka birşey değilim. Isra Sûresi, âyet: 90-93 Allah teala, Resûlüllah’a, müşriklerin aruzalnna göre mucize gönderilmeyeceğini, Resûlüllah'ın sadece bir uyarıcı olduğunu, mucize göndermenin ise sadece Allah'ın elinde olduğunu, her kavim için de doğru yolu gösteren bir peygamber gönderdiğini beyan etmektedir. Zira Allahü teâlâ, hiçbir topluluğa, Peygamber göndermeden sorumluluk yüklememiştir. Bu hususu beyan eden diğer bir âyette de şöyle buyurulmaktadır; "Kirn doğru yola giderse ancak kendisi için doğru yola gitmiş olur. Kim de saparsa kendi aleyhine sapmış olur. Hiçbir kimse başakısmın günahını yüklenmez. Biz, bir Peygamber göndermedikçe kimseye azap etmeyiz. îsra Sûresi, âyet: 15 Allahü teâlânın, kullarına doğru yolu göstermesi için lütfundan olmak üzere bir Peygamber göndermesi, o Peygambere, herkesin keyfine göre mucize vermesini gerektirmez. O halde kâfirler, kendi arzılarına göre mucize isteyedursunlar, bu konuda karar Allahü teâlânındır. İsterse mucize verir istemezse vermez. |
﴾ 7 ﴿