13

Gök gürlerken, Allah; hamd ile tesbih eder. Melekler de Allah’tan korkarak onu hamd ile tesbih ederler. Allah, yıldırımlar gönderir, onları dilediğine çarptırır. Kâfirler, Allah hakkında mücadele ederler. Halbuki Allah, büyük kudret sahibidir.

Âyet-i kerime’de, gök gürültüsünün ve Meleklerin, Allah’ı hamd ile tesbih ettikleri beyan edilmektedir. Aslında, kâinatta nievcud olan herşey, Allah’a hemd eder ve onu tesbih eder. Bu hususta diğer bir âyette de şöyle buyurulmaktadır: "Yedi gök, yer ve onlarda bulunan varlıklar, Allah’ı tesbih ve tenzih ederler. Aslında hiçbirşey yoktur ki, hamd ile Allah’ı tesbih etmesin. Ne var ki siz onların tesbih etmesini anlamazsınız. Şüphesiz ki Allah, yarattıklarına çok yumuşak davranan ve çok affedendir. İsra Sûresi, âyet: 44

Âyet-i kerime’de, Allahü teâlânın, yıldırımlar göndererek onları, dilediğine çarptıracağı da beyan edilmektedir. Bu âyetin nüzul sebebi hakkında, Özet olarak zikredilecek olan şu olay Rivâyet edilmektedir: Erbed b. Rebia ile Amir b. Tufeyl, Resûlüllah efendimiz Mescidde iken yanına gelmişler. Amir b. Tufeyl, arkadaşı Erbed'e daha önce demiş ki: "Ben Muhammedle konuşurken sen arkasını dolaş ve kılınanla vurarak onu öldür." Fakat onların bu niyetini anlayan Resûlüllah: "Allah’ım, sen dilediğin bir şeyle bunların şerrini benden uzaklaştır." diye dua etmiş onlar da bu işte muvaffak olamayarak çekip gitmişler. İşte bunlardan, Erbed b. Rebia'nın üzerine, açık bir yaz gününde yıldırım düşmüş ve onu yakmıştır. İşte Resûlüllah'ın duası böylece yerine gelmiş, Allah'ın teala dilediği bir sebeple bu adamı helak etmiştir.

Âyet-i kerime’nin son bölümünde: "Kâfirler, Allah hakkında mücadele ederler. Halbuki Allah, büyük kudret sahibidir." buyurulmaktadır. Bu hususta da Taberi şu olayı zikretmektedir: "Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem), zulmüyle tanınmış bir kimseye birisini göndererek onu yanına çağırtmış, giden adam: "Allah'ın Peygamberi seni yanına çağırıyor." demiş. Adam da ona şu cevabı vermiştir: "Allah'ın Peygamberi kim? Allah kim? O, altından mı gümüşten mi? Yoksa bakırdan mı? "Bunlar aralarında tartışırlarken Allahü teâlâ, gürültülerle bir bulut göndermiş, buluttan çıkan bir şimşek, bunları söyleyen kişinin kafa tasını dağıtmıştır. İşte bu olay üzerine bu âyet nazil olmuştur.

13 ﴿