38

Ey Rasûlüm, yemin olsun ki eğer sen onlara: "Gökleri ve yeri kim yarattı? diye sorsan, elbette "Allah yarattı." derler. Sen onlara şöyle de: "Söyleyin bakalım, eğer Allah bana herhangi bir zarar vermek istese, sizin, Alladı bırakıp da taptıklarınız onun bu zararını giderebilir mı? Yahut bana bir rahmet dilese onun bu rahmetini durdurabilirler mi?" De ki: "Bana Allah yeter. Güvenenler sadece ona güvenirler."

Ey Rasûlüm, yemin olsun ki sen, putları Allah’a denk tutan bu müşriklere: "Gökleri ve yeri kim yarattı?" diye soracak olsan onlar, "Allah yarattı." diyeceklerdir. Onlar böyle söyleyince sen onlara de ki: "Söyleyin bakayım, şâyet Allah bana herhangi bir zarar vermeyi dileyecek olsa, sizin, Allah’tan başka taptığınız bu putlar Allah'ın o zararını giderebilirler mi? Veya bana bir nimet ve bolluk verecek olsa onlar bu nimetin bana gelmesine engel olabilirler mi? Elbette onlar "Hayır" demek zorunda kalacaklardır. İşte o zaman de ki: "Allah bana yeter ondan başkasına benim ihtiyacım yoktur. Ben sadece ona kulluk eder ve sıkıntılarımda sadece ona başvururum. Zira zarar ve menfaat onun elindedir. Güvenenler ona güvenirler.

Abdullah b. Abbas diyor ki:

"Bir gün Resûlüllah’ın terkisine binmiştim. O bana şöyle buyurdu: "Ey cenç ben sana bazı şeyler söyleyeceğim. Sen Allah'ın emrini koru, O da seni korur. Sen Allah'ın emrini koru, onu yanında bulursun. Birşey istediğinde Allah’tan iste, yardım dilediğinde Allah’tan yardım dile. Şunu iyi bil ki, şâyet bütün insanlar sana bir menfaat sağlamak için bir araya gelmiş olsalar, Allah'ın, senin için takdir ettiğinin dışında hiçbir fayda sağlayamazlar. Şâyet insanlar sana herhangi bir zarar vermek için bir araya gelmiş olsalar, Allah'ın senin için takdir ettiğinin dışında sana herhangi bir zarar veremezler. Artık kalemler kaldırılmış sahifeler kurumuştur. Tirmizî, K.el-Kıyame, bab: 59, Hadis no: 2516 Ahmed b. Hanbel, Müsned, el, S.293.

38 ﴿