50Yemin olsun ki, şâyet başına gelen bir musibetten sonra insana nezdimizden bir rahmet tattirsak, mutlaka: "Bu benim hakkımdır. Kıyametin kopacağını da sanmıyorum. Yemin olsun ki, rabbime döndürülsem bile onun yanında benim için daha güzel şeyler vardır." der. inkâr edenlere, yaptıklarını mutlaka haber vereceğiz ve onlara elbette ağır bir azap tattıracağız. Yemin olsun ki eğer biz, malı veya canı hususunda bir sıkıntıya düşen kafirden bu sıkıntısını kaldırıp da ona tarafımızdan sıhhat ve afiyet ve çokça mal gibi nimetlerimizi tattıracak olsak o buna karşı şükretmez. Bilakis böbürlenir ve şöyle der: "Bu benim hakkımdır. Allah benim yaptıklarımdan razı olduğu için bunları bana vermiştir. Kıyametin kopacağını benim de o gün bunlardan hesap vereceğimi sanmıyorum. Yemin olsun ki öldükten sonra dirilmek ve rabbimin huzuruna varmak diye bir şey olsa da rabbim bu dünyada bana iyilikte bulunduğu gibi orada da bana iyilikte bulunacaktır. Bana orada da mal ve servet verecektir." Bunları söyleyen kâfirler, bilsinler ki biz onlara, dünyada iken işledikleri kötü amelleri bildireceğiz ve o amellerin hepsine karşı onları cezalandıracağız. Şüphesiz ki biz, onlara, "Ebediyyen cehennemde kalmak" olan ağır bir azabı tattıracağız. |
﴾ 50 ﴿