7Ey Rasûlüm, işte böylece biz sana Arapça bi Kur'an indirdik ki Ümmül Kura (Mekke) ve etrafındakileri uyarasın ve insanları, gerçekleşmesinden asla şüphe olmayan, onların bir araya toplanacağı kıyamet günü ile korkutasm. O gün insanlardan bir kısmı cehenneme girecektir. Ey Rasûlüm, şehirlerin ana merkezi olan Mekke halkını ve onun çevresinde yaşayanları uyarman için sana da Arapça bir Kur'an verdik. Ayrıca sen bu Kur’an’la Allah'ın insanlım bir araya toplayarak cezalandıracağı kıyamet gününün geleceği ile uyarasın. Zira o günün geleceğinde asla şüphe yoktur. O gün insanlar iki kısma ayrılacak, iman edip peygamberin getirdiklerine uyanlar cennete girecek, iman etmeyen ve peygamberin getirdiğine karşı çıkanlar ise cehenneme sevkedileceklerdir. *Âyet-i kerime’de, Mekke için "Ümmül Kura" yani, şehirlerin ana merkezi ifadesi geçmektedir. Bu, Mekke'nin, yeryüzünün en değerli yeri olduğunu göstermektedir. Bu hususta Peygamber efendimiz (sallallahü aleyhi ve sellem) bir hadis-i şerifinde orayı şöyle övmektedir: Abdullah b. Adiy diyor ki: "Ben, Resûlüllahı Mekke'de "Hazvere" denen yerde ayakta duruyor gördüm. O Mekke'ye hitaben şöyle buyurdu: "Allah’a yemin olsun ki sen, Allah'ın en hayırlı yeri ve Allah’a en sevimli olan yerisin. Şâyet ben senden çıkarılmamış olsaydım hiç çıkmazdım. Tirmizî, K. el-Menakıb, bab: 68, Hadis no: 3925 / İbn-i Mâce, K-el-Menasık, bab: 103, Hadis no: 3108. Abdullah b. Abbas diyor ki: "Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) Mekke için şöyle buyurdu: "Sen ne güzel bir şehirsin. Benim için ne kadar sevimlisin. Şâyet kavmim beni senden çıkarmamış olsaydı senin dışında bir yerde oturmazdım. Tirmizî, K.el-Menakıb, bab: 68, Hadistin: 3926. |
﴾ 7 ﴿