14Bu, onların üzerinde durabilmeniz, durduktan sonra da rabbinizin nimetini hatırlamanız ve "Bunları hizmetinize veren Allah’ı tenzih ve tesbih ederiz. Yoksa biz bunlara güç yetiremezdik. Mutlaka yine rabbimize döneceğiz." demeniz içindir. Allahü teâlâ bu âyet-i kerimelerde, bineklere binerken nasıl dua edeceğimizi bizlere öğretmektedir. Abdulah b. Ömer diyor ki: "Resûlüllah bir yolculuğa çıkarken, devesinin üzerine oturup tam yerleşince üç kere tekbir getirip sonra şu Âyeti okurdu: "Bunları hizmetimize veren Allah’ı tenzih ve tesbih ederiz. Yoksa biz bunlara güç yetiremezdik. Mutlaka yine rabbimize döneceğiz. Sonra şöyle dua ederdi: Allah’ım, bu yolculuğumuzda senden iyilik ve takva isteriz. Amellerimizden razı olacağını dileriz. Allah’ım, bu yolculuğumuzu bize kolaylaştır. Onun uzaklığım dileriz. Allah’ım, bu yolculuğumuzu bize kolaylaştır. Onun uzaklığını bize yakın kıl. Allah’ım, yolculukta arkadaş sen, geride kalan aileye bakan yine sensin. Allah’ım, yolculuğun meşakatlerinden, manzarının kötülüğünden, mal ve ailemiz hakkında kötü dönüşten sana sığınırım." Resûlüllah yolculuktan dönünce de bu duayı okur şunları da ilave ederdi. "Dönenleriz, tevbe edenleriz, kulluk edenleriz, rabbimize hamdedenleriz." Müslim, K. el-Hacc, bab: 425, Hadis No: 1342/Ebû Davud, K. el-Cihad bab: 72. Hadis No: 2599/Tirmizi, K. ed-Dua, bab: 45/46, Hadis No: 3447 Katade diyor ki: "Rabbiniz sizlere, gemiye bindiğinizde ne söyleyeceğinizi öğretiyor. Gemiye binerken şöyle dersiniz: "Onun yürümesi de durmaı da Allah'ın ismiyledir. Şüphesiz ki rabbim çok affeden ve çok merhamet edendir. Hud süresi, âyet: 41 Develere bindiğinizde de: "Bunları hizmetimize veren Allah’ı tenzih ve tesbih ederiz. Yoksa biz bunlara güç yetiremezdik. Muhakkak yine rabbimize döneceğiz. " dersiniz. Gemi ve develelerden indiğinizde ise: "Rabbim, beni, hayırlı bir yere kondur. Sen, konuklayanların en hayirlısısın." Mü’minun sûresi, âyet: 20 dersiniz. Hazret-i Hüseyin ise bu Âyetten önce şu duanın okunmasını ve ondan sonra da bu Âyetin okunmasını tavsiye etiştir. Ebû Miclez diyor ki: "Ben hayvana bindim ve : "Bunları hizmetimize veren Allah’ı tenzih ve tesbih ederiz. Yoksa biz bunlara güç yeüremezdik. Mutlaka yine rabbimize döneceğiz, "Âyetini okudum. Ali b. ebi Talib (radıyallahü anh)'nın oğlu Haseyin (radıyallahü anh) dedi ki: "Sen böyle mi emrolundun?"dedim ki: "Nasıl diyeyim?" Deki ki: "Şöyle de: "Bizi İslama erdiren Allah’a humdolun. Bizi insanlık için ortaya çıkaran, ümmetlerin en hayırlısı kılan Allah’a hamdolsun." Sen, bu büyük nimetleri zikrettikten sonra "Bunları bizm himayemize veren Allah’ı tenzih ve tesbih ederiz. Yoksa biz bunlara güç yetiremezdik. Mutlaka yine rabbimize döneceğiz." de. |
﴾ 14 ﴿