16“Yine onların durumu, insana "İnkâr et." deyip insan da inkâr edince "Ben senden uzağım, âlemlerin rabbi olan Allah’tan korkarım diyen şeytanın durumu gibidir.” Nadr oğulları Yahudilerine: "Yemin olsun ki eğer yurdunuzdan çıkarılırsanız elbette ki sizinle beraber biz de çıkarız. Sizin aleyhinizde hiçbir kimseye asla itaat etmeyiz. Savaşa tutulursanız mutlaka size yardım ederiz." diyen sonra da sözlerinden dönen münafıkların durumu ve bu münafıkların yardım vaadleri-ne aldanarak gururlanan Nadr oğullarının durumu, şeytanın vesveselerine aldanan sonra da ondan hiçbir yardım göremeyen günahkar insanın durumuna benzer. Zira şeytan insana "İnkâr et" der. İnsan inkâr edince de âhirette ona "Ben senden beriyim. Zira ben, âlemlerin rabbi olan Allah’tan korkarım." der. Âyette zikredilen "İnsan" Mücahid'e göre, bütün insanlardır. Bununla, şeytanın aldatmalarına kanan ve İnkâra düşaı herhangi bir insan misal verilmiştir. Hazret-i Ali, Abdullah b. Mes'ud, Abdullah b. Abbas, Tavus ve Mukatil'den nakledilen diğer bir görüşe göre ise âyette zikredilen insandan maksat, İsrailoğullarından bir rahiptir. Bu rahip şeytana aldanarak fuhuş işlemiş sonra da zina ettiği kadının gebeliği ile bu çirkin işinin ortaya çıkmasından korkarak kadını öldürmüştür. Kadının akrabaları da onu öldürmeye kalkışınca şeytan kendisine görünmüş ve kendisine secde etmesi halinde onu kurtaracağını vaadetmiştır. Rahip ona secde ettikten sonra da kadının akrabaları onu öldürmek için yakalayınca bu defa da "Ben senden beriyim. Çünkü ben, âlemlerin rabbi olan Allah’tan korkarım." demiştir. |
﴾ 16 ﴿