9

“Ey iman edenler, Cuma günü namaza çağırıldığınız zaman, hemen Allah'ın zikri olan namaza koşun. Alışverişi bırakın. Eğer bilirseniz, bu sizin için daha hayırlıdır.”

Âyet-i kerime, Cuma günü ezan okunduğu zaman, alış veriş gibi işlerin bırakılarak Cuma namazına gidilmesini emretmektedir.

Cuma günü "Toplantı günü" demektir. Bu güne bu ismin verilmesinin sebebi, müslümanların her haftanın bu gününde en büyük ibadethanelerinde bir araya gelmelerindendir. Allah tealu, yedi kat göklerin ve yerin yaratılmasını bu günde tamamlamıştır. Âdem bu günde yaratılmış, bu günde cennete onmuş ve bu günde cennetten çıkarılmıştır. Kıyamet bu günde kopacaktır. Cuma gününde öyle bir saat vardır ki, mü’min bir kul o saatte Allah’tan bir hayır dilediği vakitte Allah o dilediğini ona mutlaka verir.

Cuma günü, bizden önceki ümmetler için de haftanın Bayram günü tayin edilmiş fakat Yahudiler onu terk ederek Cumartesi gününü tatil yapmışlar, Hristiyanlar da yine o günü terkederek pazar gününü tatil yapmışlardır.

Âyette zikredilen "Namaza çağırılması"ndan maksat, İmam minbere çıktıktan sonra okunan ikinci ezandır. Bunda önce okunan ezan, müslümanlar çoğalınca onları uyarmak için Hazret-i Osman döneminde okunmaya başlanmış olan ezandır.

Sâib b. Yezid diyor ki;

"Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)in Ebubekir ve Ömer (radıyallahü anh)ın dönemlerinde Cumanın ilk ezanı, İmamın minbere oturduğu zaman okunan ezandı. Osman (radıyallahü anh) Halife olunca ve müslümanların sayısı çoğalınca, "Zevra" denen evden üçüncü ezanın okunmasını ilave etti." Buhari, K. el-Cuma, bab: 21 (Yani birinci ezam ilave etti. Bu ezan ikinci ezan ve kametle birlikte üçüncü ezan olmaktadır.)

Âyet-i kerime’de zikredilen ve "Koşun" diye tercüme edilen ifadesinden maksat, yürürken fiilen koşmak değil, Cuma namazına ihtimam göstermek ve onu eda etmektir.

Nitekim Hazret-i Ömer ve Abdullah b. Abbas bu kıraat yerine âyeti "Devam edin." anlamına gelen kıraatıyla okumuşlardır. Zira namaza gi-deken koşmak hadis-î şeriflerle yasaklanmıştır.

Ebû Hureyre (radıyallahü anh) diyor ki:

"Ben, Resûlüllah’ın şöyle buyurduğunu işittim.: "Namaz için kamet getirildiğinde koşarak gelmeyin. Yürüyerek gelin. Sükunet ve vakarınızı muhafaza edin. Ne kadarına kavuşursanız onu birlikte kılın. Neyi de kaçırmış olursanız onu tamamlayın." Buhari, K. el-Cuma, bab: 18

Âyette geçen "Allah'ın zikri." ifadesinden maksat, Mücahid ve Cabir'e göre imanın okuduğu hutbedir.

Âyet-i kerime’de geçen "Alış verişi bırakın." ifadesinden maksat, Abdullah b. Abbas'a göre Cuma günü caminin içindeki ezan okunduktan sonra artık alış verişin haram olmasıdır. Ata'ya göre ise o andan itibaren her işte çalışmak haramdır.

9 ﴿