7Çünkü gündüz, senin uzun bir mes'uliyetin var. Abdullah b. Abbas ve Katade bu âyeti şu şekilde izah etmişlerdir. "Şüphesiz ki senin için gündüzün uzun bir boş zaman vardır. Geceleyin ibadet et. Gündüzün bu boş zamanında da uyursun." İbn-i Zeyd ise şöyle izah etmiştir: "Şüphesiz ki senin, gündüzün ihtiyaçlarını karşılaman için uzun bir zamanın vardır. O halde geceni dinine ayır." İbn-i Zeyd diyor ki: "Bu emir, gece namazının farz olduğu zamanda idi. Sonra Allah kullarına lütfederek bu namazı hafifletti. Daha sonra ise mecburi olmaktan çıkardı. Allahü teâlâ bu hususta şöyle buyurmuştur; "Ey elbisesine bürünen Peygamber, gecenin birazı hariç olmaküzere kalk namaz kıl. Gecenin yarısını kalk yahut yarısından biraz eksilt veya yarısından biraz fazla kıl. Kur’an’ı ağır ağır tane tane oku." Daha sonra ise şöyle buyurmuştur: "Ey Rasûlüm, şüphesiz rabbin, senin ve beraberindeki bir gurup ashabının, gecenin üçte ikisine yakın, yarısı ve üçte biri kadar bir müddet kalkıp namaz kıldığını bilir. Gece ve gündüzü ölçüp ayarlayan Allah’tır. Gece ve gündüzün bütün vakitlerini hesaplayamayacağınızı bildiği için Allah sizi affetti. O halde Kur'andan kolayınıza geleni okuyun." İbn-i Zeyd sözlerine devamla diyor ki: "Daha sonra daha geniş bir emir geldi. Hem mü’minlerden hem de Resûlüllahtan gece namazının farziyetini kaldırdı. Ve buyurdu ki: "Ey Rasûlüm, gecenin bir bölümünde, sadece sana mahsus nafile namaz kıl. Muhakkak rabbin seni övülmüş bir makama erdirecektir." İsra Sûresi, 17/79 Said b. Hişam diyor ki: "Âişe (radıyallahü anhâ)a ya dedim ki: "Ey mü’minlerin annesi, Resûlüllah'ın gece namazını bana bildirir misin?" Âişe: "Sen, müzzemmil suresini okumuyor musun?" dedi. "Evet." dedim. Âişe: "Allah bu surenin baş tarafını indirdi. (Gece namazını farz kılmıştı) Resûlüllah’ın sunabilen bu namazı kıldılar. Öyle ki ayaklan şişiyordu. Allah bu surenin son kısmını on iki ay göndermedi. Sonra bu surenin sonunu göndererek gece namazını hafifletti. Gece namazı kılmak farz iken nafile oldu." Ebû Davınl, K. es-Saluh, Kıb: 3Ki, Hadis no: 1342/ Ahmed b. Hanbel, Müsned, C.6 S.54 |
﴾ 7 ﴿