11Hem bunlara yer yüzünü fesada vermeyin denildiği zaman biz ancak ıslahcılarız derler (........) ya matuftur. Bunlara şu yer yüzünde müfsitlik yapmayin, fesat çıkarmayin, ortalığı ifsat etmeyin diye tenbih ve nehi anilmünker yapıldıği zaman (........) hayır biz müfsit değil, muhlis adamlarız, ifsat değil yalnız ıslah ve ıslahat yapan kimseleriz demektedirler böyle demişlerdir ve böyle derler. Bilhassa Ebüssüudun dahi izah ettiği veçhile bunu derken yaptıkları ifsadatı inkâr ile örtmek isterler. Bunda asıl maksatları ise yaptıkları şeylerin ifsat değil mahzı ıslah olduğunu iddia etmektir. Çünkü bunlar hakk-u hakikati seçemediklerinden ve seçmek istemediklerinden, bozmayı düzeltmek sanırlar, yer yüzünün fesadı, ibadullahın ahvalini bozan, gerek maişetlerine ve gerek Ahıretlerine müteallik işlerini çığırından, istikametinden çıkaran fitneler, harplerdir. İfsat da bunları ve bunlara bâis olacak şeyleri ihdas etmektir. Münafikîn de böyle yapıyorlardı. Mü'minlerin içine karışıyorlar. Esrarlarını kâfirlere ifşa ve onları ehli iman aleyhine taşvik ediyor. İnsanları tutuşturmak, mü'minleri bozmak, ızrar etmek için fırsatlar icat etmek ve fırsatlardan istifade eylemek gibi şenaatler yapıyorlardı. Mü'minler de bunları teyakkuzlariyle gözden kaçırmıyorlar, gaflet etmiyorlar ve nehyi anilmünker vazifei diniyesini yapıyorlar. Sûreti münasibede nasıhat ve ihtaratta bulunuyorlardı lâkin münafıklar ne nasıhat dinlerler, ne de dinlemek isterler. Bunlara karşı (........) derlerdi, mü'minler bunların yalan yanlış ıslahcılık davasına inansınlar mı? İşte Cenabı hak bu noktayı şu tenbih ile tenvir ediyor: |
﴾ 11 ﴿