183

onlar ki, "Allah dediler: bize şöyle and verdi: bize ateşin yiyeceği bir kurban getirinceye kadar hiç bir Resule iman etmiyeceğiz" de ki, size benden evvel bir takım Resuller beyyinelerle gelmiş ve o dediğinizi de getirmiş idi ya onları niçin katlettiniz doğru iseniz?

(........) ya sıfat olarak merbuttur. Zemm üzere nasb veya ref'i veya bedel olması da tecviz edilmiştir. Bu âyetin sebeb-i nüzulünde rivayet olunuyor ki, rüesayı Yehuddan Kâ'b İbn-i Eşref ve Malik İbn-i Sayf ve Vehb İbn-i Yehuza ve Zeyd İbn-i Manuh ve finhas İbn-i Azura ve Hüyey İbn-i Ahtab gelmişler, Resulullaha «sen Allahü teâlânın seni bize bir Resul olarak gönderdiğini ve sana bir kitab inzal eylediğini iddia ediyorsun, halbuki Allahü teâlâ bize Allah tarafından gönderdiğini iddia eden bir Resul bize ateşin yiyeceği bir kurban getirmedikçe kendisine iman etmemekliğimize dair ahid vermiş ya'ni böyle emr-ü tavsıye eylemiştir. Binaenaleyh sen bu mu'cizeyi gösterirsen seni tasdik ederiz» demişlerdi, binaenaleyh bu âyet nâzil oldu. Bu ateşten murad Semadan bir fışıltı ile inen bir nârı beyza ve kurbanı yemesi de yakıb tabiati nariyyeye tahvil etmesi demek olduğu ve kurbanın kabulüne alâmet olmak üzere böyle bir nar ile ihrakı, Enbiyayı salife zamanında şayi' bulunduğu da naklediliyor. Fakat bu mu'cize olmadıkca bir Peygamberin tasdık olunmaması hakkında Yehudîlere bir ahdi İlâhî mevcud olduğu da'vası Hazret-i Peygambere iman etmemek için uydurulmuş bir kizb-ü iftiradan başka bir şey olmadığı da muhakkaktır. Çünkü bunun gayesi bir mu'cizesi olmasıdır. Ve Allahü teâlânın nâmütenahi mu'cizeler olmasıdır. Ve Allahü teâlânın nâmütenahi mu'cizeler halkına kudreti de ma'lûmdur. Şu halde buna diğer mu'cizelerden fazla bir kıymet atfedilmesi ve bunun iman için şartı evvel ahdolunması mahzı iftira olur. Bununla beraber bu kurban mes'elesinin bir müddet cereyan edib lisanı Mesih ile nesholunduğu da söylenmiştir. İşte Allahü teâlâ onların kizb-ü iftialarını ve fikirlerinin iman etmek maksadile bir mu'cize talebi olmayıb mahzı mükâbere olduğunu pek beliğ ve dakık bir surette beyan ile ilzam için buyuruyor ki, (........) ya Muhammed sen onlara şöyle söyle: benden evvel size bir çok Peygamberler açık açık bürhanlar, mu'cizelerle ve o söylediğiniz kurban ve nâr mu'cizesile geldilerdi. Zekeriyya ve Yahya ve sair Enbiyayi Beni İsrail gelmişler ve Beni İsrail Peygamberleri olmaları haysiyyetiyle mu'cizat miyanında bu söylenen mu'cizeyi de elbet göstermişlerdi imdi (........) siz sözünüzün delâleti veçhile «bu kurban mu'cizesi gösterilirse iman edeceğiz» demekle sadık ve ciddî iseniz o Peygamberleri ne için katlettiniz ya?

Ya'ni sizin ecdadınız onları katlettikleri gibi siz de elyevm onların fikr-ü mezhebinde bulunuyor. Ve onların katline râzi duruyor terviç ve tahsin ediyorsunuz, hâlâ inad ediyor, o Peygamberlere îman etmiyor ve o katillerden tevbekâr olmuyorsunuz. Halbuki Muhammed Resulullaha îman etmek için bütün bu Peygamberleri îman etmek şarttır. Siz onları tasdik etmeden ve o günahlara tevbe etmeden Muhammedi tasdik etmiş olamazsınız, Ve mâdemki onlar kurban mu'cizesini de gösterdikleri halde hâlâ îman etmiyorsunuz, o halde bedihidir ki, bu gün taleb ettiğiniz bu mu'cizeye yine îman etmiyeceksiniz. Binaenaleyh ahid da'vanız iftira olduğu gibi bu talebiniz de yalandandır. Bir iftirayı tasdık manâsını tazammun edecek bir mu'cize olamaz. Bu gün böyle bir şey gösterilmiş olsa, iddia edilen ahdin mevcudiyyetini tasdik demek olur. Allahü teâlâ bu iftirayı tasdik etmez ve siz hakikatte o Peygamberlerin Peygamber olduğunu bildiğiniz halde yakînen îman etmediğiniz gibi bugün de öylesiniz. İşte ya Muhammed sen onları Kur’ân’ın bu i'cazkâr cevâbiyle ilzam ve iskât et ve sakın müteessir olma, çünkü:

183 ﴿