4ve aldığınız kadınlara mihirlerini efendicesine verin, şayed ondan birazını kendileri gönül hoşluğile bağışlarlarsa onu da içinize sine sine yeyin (........) Kadınlara mehirlerini de bir farizai diyanet olarak -ta'biri aharle- bir atıyyei İlâhiyye olarak veriniz, seve seve ve bütün gönül hoşluğu ile veriniz. Yani siz erkekler kadın maline göz dikmek ve nikâh için kadından mal gözetmek şöyle dursun, onları behemehal münasib bir mehr ile alınız ve mehirlerini kıskanarak değil kerem ve semahatle seve seve veriniz. Bu size bir kanun olsun da (........) sirri tecelli etsin. (........) ın fethi ve (........) ın zammiyle (........) ın zammı ve (........) ın sükûniyle cümle vezninde (........) nın cem'idir ki, mehir ma'nâsınadır. (.......) millet, şeriat ve diyanet ma'nâsına, bir de hibe, atıyye ve ihsan ma'nâsına gelir. Lisanımızda «giybet» denilen mehri müaccel âdetinin menşei de bu emirdir. Bu hıtabda zevçlerden başka veliylere de bir hisse vardır. Şayed kadınların mehirlerini velîleri tamamen veya kısmen kabzetmiş bulunurlarsa, ondan intifaa hakları yoktur. Kadınların yedlerine teslim etmeleri lâzım gelir. Ey zevçler veya veliyler, siz böyle veriniz de (........) o kadınlar gönül hoşluğu ile, kendi rızalariyle size o verilenden bir şey ihsan ederlerse (........) onu da boğazınıza durmadan kemali afiyetle yiyiniz. Fakat |
﴾ 4 ﴿