8Bir de "şunun üzerinde bir Melek indirilse de görsek a" diyorlar eğer öyle bir Melek indirse idik her halde iş bitirilmiş olur, kendilerine bir ân bile göz açtırılmazdı (.........) ve hattâ dediler ki, (.........) bunun üzerine: -Bu kitabın yahud bu kitab ile beraber Muhammedin üzerine- açıktan açığa bir Melek indirilse ya!... Madem ki, Melek iniyormuş indirilse de biz de görsek ya. -Nadr İbn-i Hâris, yine Abdullah İbn-i ebi Ümeyye, Nevfel İbn-i Halid, Hazret-i Peygambere «ya Muhammed biz sana aslâ inanmayız, meğer ki, bize Allah tarafından bir mektub getiresin, beraberinde de dört Melâike gelib o mektubun Allah tarafından olduğuna ve sen onun Resulü bulunduğuna şehadet etsin» demişlerdi. Netekim (.........) dedikleri de Sûre-i «Furkan» da gelecektir halbuki (.........) dedikleri gibi bir Melek indirse idik (.........) her iş bitirilirdi -olacak olur, kıyametleri kopardı (.........) sonra kendilerine göz açtırılmaz, bir lâhza mühlet verilmezdi- derhal mahvolurlar. Peygamberin haber vermek, inzar etmek için ba's olunduğu azab hemen tatbık edilmiş bulunurdu ve artık Peygamber irsalinin hikmeti, ma'nâsı kalmazdı çünkü Meleği sureti hakıkıyyesiyle görmeğe takat getiremezler, yıldırım çarpmaktan daha müthiş bir surette helâk olurlardı. Alelhusus ki, o Kur’ân’ı getiren Cibrildir. Ve onun bir sayhası bir memleketi mahvetmeğe kafi gelmiştir. Peygamberler içinde bile pek nâdir zevat onu sureti hakıkıyyesiyle nadiren görebilmiştir. Vahiy esnasında Peygamberin nasıl bir tazyık içinde kendisinden geçtiği de ma'lûmdur. Bunun için |
﴾ 8 ﴿