98

Ârâbîlerden kimi vardır ki, verdiğini cerîme sayar, size zamanın türlü türlü devr-ü inkılâbını gözetir, kötü devir kendi başlarına, Allah semi'dir, alîmdir

(.........) A'rabîlerden ba'zısı vardır ki, (.........) yapacağı infakı bir cereme tutar - Allah yolunda sarfedeceği malı: sadaka namına vereceği nafakayı lâzım gelmiş bir ziyan ittihaz eder. Hısbeten lillâh vermediği ve sevabını ümid etmediği cihetle o, ona bir mağnem, bir kâr ve menfaat olmaz, riya ve takıyye gibi bir garazı mahsus ile verilen mahzı garamet ve lâbüd bir husran olur ve öyle telâkki eder. (.........) ve size daireler gözetler -ya'ni bekler ki, mesaibi devran başınızda dönsün, girdabı felâket her tarafınızı sarsın, galebeniz zeval bulsun da ibtilâdan kurtulsunlar (.........) dairei sev' kendi üstlerine -ya'ni sizin hakkınızda temenni ve intizar ettikleri o girdabı devran kendi üzerlerine dönsün kötü niyyetleri kendi başlarına, kendi aleyhlerine olsun (.........) Allah bir semî' alîmdir.- Binaenaleyh infak ederken söylediklerini işitir, kalblerinde ne gizleyib ne niyyetler beslediklerini bilir. Bunlara mukabil

98 ﴿