16

De ki, eğer Allah dilese idi ben onu size okumazdım, hiç bir suretle de size onu bildirmezdi bilirsiniz ki, ben sizin içinizde bundan evvel bir ömür durdum, artık bir kerre aklınıza müracat etmezmisiniz?

(.........) de ki, (.........) eğer Allah dilese idi ben size karşı onu tilâvet etmezdim. (.........) ve size onunla ma'lûmat vermezdi - benim lisanımla onu size bildirmez, duyurmazdı bile, ya'ni Allah benim bu Kur’ân’ı size okumamamı ve size bunu bildirememeği dilese idi ne ben bunu size böyle tilâvetle okurdum, ne de benim lisanımdan bunları duyardınız. (.........) zira bundan evvel ben sizin içinizde bir ömür durdum - ya'ni Kur’ân’ın vahy olunduğu tarihi nübüvvetten mukaddem bütün bir ömür denecek kırk sene kadar uzun bir müddet cidden hayat geçirdim ve bunu sizin içinizde geçirdim, bütün tafsılâtıyle tercemei halimi bilirsiniz, pek a'lâ bilirsiniz ki, ben bütün o müddeti medîde zarfında bir şey okuyor mu idim ? Kur’ân’ın gerek nazmı i'cazkârına ve gerek ma'nâsındaki hakayık-u şerayıa müteallik fünun ve maariften bir şey teati ediyor mu idim? Na-zmu nesir Edebbiyyat ile iştigalim varmı idi? Size hatıblik, şâirlik, müelliflik taslıyor mu idim? Okumak yazmak bilmiyen fakat şi'r-u inşa ile uğraşan cahilliyye şâirleri kadar olsun böyle bir mesleke intisab ediyor mu idim? Bir gün gelib âleme tehaddi ve müsabaka i'lân etmek için hazırlanır mı idim? Kimseye tehakküm ve cidal ile tearruz eder mi idim? Yalan söylemeğe tenezzül şöyle dursun hakkımda bir şüphe veya şaibe uyandıracak bir hâl-ü kalim olurmu idi? Hepinizin ındinde ıffet ve istikamet sıdk-u emanetle ma'ruf Muhammedül'emin değilmi idim (.........) aklınız yok mu? Bir kerre akıl edib düşünmez misiniz? -

Ya'ni bana ve âyâtı ilâhiyyeye karşı şimdi söylediğiniz sözler, ettiğiniz ta'rızler, yaptığınız fiıller ve teklifler hep akılsızlık eseridir. Yoksa başka hiç bir beyyine ve habere lüzum olmadan yalnız aklınızı başınıza alarak benim bundan evvel içinizde geçirdiğim o uzun müddetteki hayatımı ve ahlâkımı bir düşünseniz hiç şüphesiz tasdık edersiniz ki, Allah bu gün de evvelki halde kalmamı dilese idi de vahy-ü nübüvvet vermese idi benim bunları size okumam ve tarafı ilâhîden ı'lâm ve ı'lân etmem ihtimali yoktu, ben kendi kendime ne böyle bütün bülega-ü ulemaya meydan okuyan bir kitab yapabilirdim ne de bütün insanlara karşı bu inzar ve tebşir ile kimsenin yapamıyacağı bir mücahede ve da'vaya girişirdim, lâkin işitiyorsunuz ki, şimdi ben bunları size okudum, tebliğ ettim, o halde anlamanız lâzım gelir ki, Allahü teâlâ öyle değil böyle istedi ve bana kesb-ü tahsıl ile yetişilemiyecek bir vahy-ü nübüvvet ihsan edib bunları bildirdi ve bunlar size benim kendimin değil, Allahü teâlânın bir i'lâm ve ihbarıdır. Ve ben onun vahyine ittiba'dan başka bir şey yapmam, bütün esbabın fevkında müdebbirül'emr, mercii' kül (.........) olan Allahü teâlânın emr-ü meşiyyetine müdahale, âyetlerine ı'tiraz yine âyâti haktan birisi olan akl ile aslâ kabili tevfık olmıyan en korkunç cinayetlerden iken siz nasıl oluyor da bunları teakkul etmiyerek Allah’ın vahyini tebdil teklifinde bulunuyorsunuz ve Allahdan korkmadan yalan ve iftiraya cür'et ediyorsunuz?

16 ﴿