5Celâlim hakkı için âyetlerimizle Musâyı gönderdik ki, kavmini zulûmâttan nûra çıkar ve onlara Allah ğünlerile öğüt ver diye, şüphesiz ki, bunda çok âyetler vardır: çok sabırlı, çok şükredici her kimse için (.........) Filhakıka Musâyı âyetlerimizle irsal eyledik - ya'ni risaletini mübeyyin mu'cizat ve kitab vererek zikrolunduğu üzere kavminin lisanile Resul yapıp gönderdik (.........) şöyle diye ki, (.........) kavmini zulmetlerden nûra çıkar. - (.........) buyurulduğu üzere Musânın kavmi Benî İsraîl idi. Benî İsraîl de Mısırda bulunuyordu, Fir'avnın zulm-ü kahri altında ne yapacağını şaşırmış, cehl-ü dalâlet, za'f-ü zillet, yeis gibi türlü türlü zulmetler içinde kalmış idi. Binaenaleyh bundan sonraki âyetten de anlaşılacağı üzere bu emrîn hasılı ma'nâsı şu olur: Benî İsraîli tenvir ederek Fir'avndan kurtar (.........) ve onlara Allah günlerile tezkir yap - tarihte ümmetlerin başından geçen ve doğrudan doğru Allah’ın kudretini gösteren, Allah dedirten acı veya tatlı büyük vak'aları anlatarak veya Allah’ın ni'metlerini, belâlarını hatırlatarak va'z-u nasıhat et (.........) şüphe yok ki, onda - o tezkir de veya o günlerde hangi kavmden olursa olsun (.........) pek sabırlı, çok şükürlü her kimse için behemehal bir çok âyetler vardır. -Ki, Allahü teâlânın kudret ve vahdaniyyetine, belâ ve ni'metine delâlet ve gönüllerini intibah-ü ıbret ve ümid-ü inşirah ile tenvir eyler. Gerçi bunlar herkes için âyet iselerde sabrı veya şükrü veya ikisi de az veya hiç olmıyan kimseler onlardan müstefid olmaz, fi'len tenevvür edemezler, o tenevvür hem sabbar, hem şekûr olanlara mahsustur ki, mihnet karşısında yeis ve telâşa düşmez, nı'metin kadrini bilir daima şükrünü edaya çalışırlar. Bu iki huy îman huylarından olduğu cihetle burada (.........) mü'min demekten kinaye olduğu da söylenmiştir. Görülüyor ki, Hazret-i Musâya (.........) buyurulmuştur, Resulü ekrem sallâllahü aleyhi ve selleme ise (.........) buyurulmuştur. Demek ki, risalette esas, kadri müşterek bu tenvir ve fakat risaleti Muhammediyye kavminden başlamak üzere umum insanlar için oluyor. Risaleti Musâ ise kavmine aid bulunuyordu. Diğer âyetlerde geçtiği vechile onun Fir'avne gönderilmesi de bilhassa Benî İsraîl dolayısiyle idi. Maamafih böyle olması Musâya emredilen tezkîrat, Tevratta mezkûr âyât içinde yalnız kavmi Musâyı değil, herkesi tenvir edecek âyetler bulunmasına mani' değildir. Onun için Sûre-i «Maide» de geçtiği vechile Tevrat hakkında (.........) buyurulduğu gibi burada (.........) buyurulmuştur. İşte Allah günlerinin tezkirindeki bu hikmete mebnî bunun bir zübdesini tezkir etmesi emrolunarak Resulullaha da buyuruluyor ki, : (.........) |
﴾ 5 ﴿