4

fakat arz edenden neyi eksiktir bize malumdur ve nezdimizde hıfzedici bir kitap vardır

(.......) doğrusu biz Arzın onlardan ne eksilteceğini bilmişizdir - ya'ni onun uzak zannedilmesi bir insanın hakikati ve eczasının tafsılâtı tamamiyle bilinemediği için cehaletten neş'et eder. Yoksa hayat ılmi bilinse de bir insanın hususiyyetini teşkil eden bütün esrar münkeşif olsa bir kimseyi öldürüp yeniden diriltmek baıyd sayılmazdı. Halbuki Allahü teâlâ onu bilmiş ve yaratmıştır. Ölüp çürüyüp de toprak olan akvamın veya eşhasın hüviyyet ve ayniyyetlerini teşkil eden erkân ve şeraıtdan kalan nedir? Eksilen nedir? Ruh mudur, beden midir? Bedenin maddesi ve eczası mıdır, yoksa mütemasil ecza arasında hayatı ve ayniyyeti ifade eden bir nisbeti muayyene ve mahsusası mıdır? Allah hepsini bilir, Arzda çürüyüp yok olduğu zannedilen teşekküllerin, nisbetlerin kuvvetlerin hususıyyetlerin en hurdesine varıncıya kadar hepsi olduğu gibi Allahü teâlânın ılminde ma'lûm ve mahfuzdur. (.......) ve nezdimizde mahfuz, değişmez, bozulmaz bir kitab vardır, hepsi onda mazbuttur. - Cüz'î ve küllî hiç bir şey'i kaçırmaz, hattâ onların amellerini de bütün tafsılâtiyle hıfzetmektedir. Ilmullah bir de böyle Levh-ı Mahfuzda yazı ile mûekked olarak mütecellîdir. Bunu tehavvül ve tehaffuz kanununun bir ifadesi olarak da mülâhaza edebiliriz. Bu tamamiyle bilinmiş olunca her hangi bir insanı ifna ettikten sonra onu teşkil eden ve ondan intişar ve tehavvül etmiş olan hususıyyetlerin ma'lûmiyyet ve mahfuzıyyeti hasebiyle onu yeniden iade etmek hiç de baıyd olmaz. Onun için gerek bir kavmı, gerek bir şahsı öldükten sonra ba's-ü haşr etmek Allah’a göre baıyd bir irca' olmadığı bu mülâhaza ile ma'lûm olur.

4 ﴿