8Sonra yaklaştı da tedellî etti Sonra yaklaştı (.......) tedellî etti de - tedellî kelimesinde üç iştikak vardır. Birisi delâlden aslı tedellül olarak dilber, naz suretinde cilve ve inbisat göstermektir. Burada bu ma'nâdan bahsetmişlerse de Allahü teâlâya isnad edildiği takdirde habîb ile mahbub beyninde mahabbet tecelliyyatından güzel bir istiare olabilir. İkincisi: yaî olarak (.......) dan yaklaşmak ve tevazu' eylemek ma'nâsına gelir ki, burada ba'zıları bu ma'nâyı vermişlerdir. Bu surette (.......) nın bir tefsiri gibi olarak yaklaştı indi veya indi yaklaştı meâlinde olur. Üçüncüsü vavî olarak (.......) den müştak olmasıdır. Delv ismi kofa demek olduğu gibi delv masdarı da kofayı sarkıtmak veya çekmek ma'nâlarına geldiği için onun tefe'ulü olan tedellî de her hangi bir şeyin yukarıdan aşağı sarkması veya aşağıdan yukarı çekilmesi ma'nâlarına gelebilir. Onun için çokları Cibrîlin fi'lı olmak üzere sarkmak ma'nâsiyle tefsir etmişlerdir. Ya'ni Cibrîl ufukı a'lâda istivâdan sonra yaklaştı birdenbire Peygambere doğru sarktı. Bu takdir, Cebeli Hirada (.......) ta'limiyle vahyin başlangıcındaki gelişini anlatmış oluyorsa da henüz Peygamberin terakkısine, mi'racına müteallık bir mazmun ifade etmiş olmuyor. Bu dünüvv ve tedelliyi Allah’ın fi'li olarak mülâhaz edenler tedelliyi bir de cezb ma'nâsı ile tefsir etmişlerdir. Netekim Beyzavî bunu (.......) ya'ni Allahü teâlânın tedellîsi Peygamberi bütün külliyyeti ile Cenabı kudse cezbetmesi demektir.» Diye göstermiştir. Fakat biz bunu cezb değil cezbin eseri ve istivâ gibi Peygamberin vasfı olmak üzere aynı ma'nâdan incizab ile bir terakkı anlıyoruz ki, yukarıdan aşağıya sarkmak değil, aşağıdan yukarıya çekilip çıkmak ma'nâsıdır ve bununla temamen mi'raca işaret buyurulmuştur, Ya'nı Peygamber, Cibrîlin ta'limi üzerine ufukı a'lâda istivâ ile de kalmadı o istivâdan sonra kurbi hakka, Cenabı kudse doğru yaklaştı. Allahü a'lem (.......) mazmunu zâhir oldu da birden bire bir incizab ile ufukı a'lânın mâverasını fırladı. |
﴾ 8 ﴿