13

Şimdi rabbinizin hangi eltafına dersiniz yalan?

İmdi Rabbinizin nı'metlerinin hangisini tekzib edersiniz?(.......), önünü evveline terettüb ettirmek içindir. Âlâ', surei Necimde geçtiği üzere niam ve eltaf demek olup müfredi (.......) dür. Nİ'METİ TEKZİB, inkâr ile nankörlük etmektir. Ni'metin ni'met olmasını inkâr veya mün'ime nisbetini inkâr veya her her ikisini inkâr hususlarına şamil olur. Meselâ Kurân ta'liminin hem bir ni'met olduğunu hem de Allah’ın bir ni'meti olduğunu inkâr ederler. Hılkatin, lisanın, Arz-u Semanın, adl-ü mizanın ni'met olduğunu inkâr edenler bile bulunabiliyor. Meyvaların, yiyeceklerin, kokacakların ni'met olduğunu inkâr etmeseler de munhasıran Allah’a nisbetini sarahaten veya delâleten inkâr edenler de çoktur. Hıtab, aşağıda tasrih olunacağı üzere İns-ü Cin sekaleynedir ki, enamda dahildirler. Rübubiyyet unvanının tasrihi de tevbıhte kuvvet ifade etmek içindir.

Ya'ni ey o enamın gizli ve âşîkar iki kısmını teşkil eden İns-ü Cin! Şimdi siz bunları dinledikten sonra rabbiniz Rahman tealânın şu dinleyip gördüğünüz türlü ni'metlerinden hangi birine yalan deyip de nankörlük edersiniz! Hiç böyle bir veliyyi ni'mete nankörlük edilirmi? İbn-i Ömerden ve Cabirden radıyallahü anhüm rivayet olunmuştur ki, Resuli Ekrem sallâllahü aleyhi ve sellem eshabına Errahman suresini okudu sükût ettiler, buyurduki neye ben cinnîlerden sizinkinden daha güzel cevab işidiyorum, leylei cinde bunu ben cinnîlere okudum (.......) kavli ilahîsine her geldiğimde (.......) hayır ni'metlerinden hiç bir şeyi tekzib etmeyiz ya rabbena hamd, sana» dediler. Bunun için bu Sûrei celile okunurken dinliyenlerinizin (.......) dendikçe öyle söylemeleri mendub denilmişdir. İns-ü Cinden her birinin bilhassa kendi yaradılışlarına müteallık ni'metin şükrü vecibesini iyfa etmemelerine karşı tevbiha mukaddime yapılmak için her birinin hılkatlerinin mebde' ve münşeini beyan ile buyuruluyor ki,

13 ﴿