9

Fakat rabbının ni'metinî anlat da anlat

(.......) o halde amma -ya'ni hal böyle olunca sen de rabbının bu mevcud ve mev'ud âtâ ve ni'metlerinin şükrânesi olmak üzere (.......) yetîme- herhangi bir yetîme (.......) sakın kahretme -zaıyf sayıp da hor bakma ki, hakkını zayi' etmiyesin. Çünkü yetîmliği tattın ve hakkındaki lûtfi ilâhîyi gördün. Râgıbın Müfredatında kahr, galebe ve tezlil ikisidir, her birinde de kullanılır . Şu halde ikisi de menhîdir. Yetîmi zaıyf saymamalı ve zelîl etmemeli, şanına, hukukuna riâyet ve i'tina eylemelidir. Râzîde mezkûr olduğu üzere bu âyet Hazret-i Peygamber Hazret-i Hadicenin çocuğuna bağırdığı zaman nâzil olmuştur. Bir sayhadan veya bir yüz ekşitmeden dolayı «amma kahretme» diye ıtab buyurulunca tezlîl edilir malı veya hakkı yenilirse nasıl olur? İbn-i Mes'ud radıyallahü anhten Resûlullahe merfuan: Her kim bir yetîmin başını

silerse elinin geçtiği her kıla mukabil ona Kıyamet günü bir nur olur. Hazret-i Ömer radıyallahü anhten kezalik merfuan: Yetîm ağladığı zaman onun ağlamasından Arşürrahman ihtizaz eder, Allah teâlâ Melâikesine buyurur ki, Ey Melâikem, şu babası toprakta gaybedilmiş olan yetîmi ağlatan kimdir? Melâike, sen a'lemsin yaram, derler, Allah teâlâ da buyurur ki, Şâhid olunuz, her kim bunu susturur hoşnud ederse ben de onu Kıyamet günü hoşnud etmeyi teahhüd ediyorum. Bundan dolayı Hazret-i Ömer bir yetîm gördüğü zaman yaşını siler ve ona bir şey verirdi diye merviydir. Fakat keyfiyyeti meshi, nasıl sildiği hakkında sahih bir şey vârid olmamıştır. Bir Hadîs-i şerifte de Resûlullah sallâllahü aleyhi ve sellem « (.......) = Ben ve yetîme tekeffül eden şu ikisi gibiyiz, Allah azze ve celleden korkarsa» buyurmuş ve şehadet parmağıyle orta parmağını göstermiştir. Daha bunun gibi bir çok haberler vardır.

9 ﴿