6

Sonra da çevirdik esfeli sâfilîne kaktık

(.......) Ancak îman edip salih ameller işliyen, o ahseni takvime yaraşır, Allah’ın rızasına uyarak ilerisi, Âhıreti için hayra yarar, semere verir, güzel işler yapan kimseler müstesnâ -bunlar öyle merdud olmaz, o süfliyyet derekesine düşmez, surî hüsni, maddî kıvamı zayi' etseler bile ona mukabil halâsa, ahsen olan hüsni mutlâka, daha ziyade sevimliliğe, o îman ve amelin semeratını iktitaf edecek hüsni hâtimeye doğru giderler. Çünkü (.......) onlar için öyle bir ecir vardır ki, kesilmez, tükenmez veya minnet edilmez, bilâ minnet ebediyyen devam eder, o bedenler amelden kaldığı, fenaya gittiği halde de o ecir minnetsiz olarak ilel'ebed devam eder. Binaenaleyh onlar sefîl olmak şöyle dursun çalışma külfetinden dahi âzâde olarak o ahseni takvimin gayei kemaline ermiş, hüsnâ ve ziyadesiyle cemali Hakka kavuşmuş olur. İşte o Tîn ve Zeytunun, o Turi sînînin, o beledi emînin asıl ihtar ettiği ma'na da budur. Halık teâlânın lütf-ü ihsanına ve emr-ü hukmüne, bu mücazat ve mükâfat kanunu ile mes'uliyyete îman edip mucebince Allah için güzel ameller işliyerek o ahseni takvimi gayei kemaline götürmeğe çalışanların kesilmez bir ecr-ü mükâfata irmeleri, bunlardan maadasının, ya'ni îman ile ameli salihi olmıyanların da esfeli sâfilîne yuvarlanmaları kazıyyesidir. İymanı olmıyanların her ne yapsalar o sefalet ve süfliyyete düşecekleri muhakkaktır. Dînin bütün ma'nası da bu ceza ve mes'uliyyette, bu îman ile Allah için ameli salih kanununda hulâsa olunur ki, bu kul

tarafından îman ve itaat ile salih, Allah tarafından da iyilik ve kötülük yollarını bildirerek iyiliğe iyilik, kötülüğe kötülük ile ecr-ü cezayı tazammun eder. (.......) buyurulan islâm da bu iki haysiyyeti ihtiva eder.

Ya'ni dîn, Allah ile ahseni takvimde yarattığı kullar beyninde bir nisbet, bir tâbiiyyet kanunudur ki, kullar tarafından fi'line göre cezaya inanıp îman ve ameli salih ile selâmete irmek, Allah tarafından ma'nası da iyiyi kötüyü, güzeli çirkini bildirip ona göre hukm-ü cezasını tatbîk ederek kötüleri esfeli sâfilîne iterken îman ile ameli salih yaban iyileri âlemi süflîden âlemi ulvîde selâmete çıkarmak, kesilmez ecr-ü mükâfat ile bezmi ehadiyyete almaktır. Onun için idi ki, evvelki Sûrenin âhirinde (.......) buyurulmuş idi. İşte burada bu ecr-ü ceza hulâsa edilmiş, dînin ma'nası da bu mükâfat ve mücazat kanununda toplanmış bulunduğu için netice olarak buyuruluyor ki,

6 ﴿