5Dağlar da didilmiş elvan yünler gibi atılacaktır (.......) dağlar da ıhni menfuş gibi olacak -dağlar böyle olunca insanların ne hale geleceği artık kıyas olunabilirse olunsun. O halde rahmeti ilâhiyye yetişmiyecek olursa vay o insanların haline. IHN, yün, ve bahusus muhtelif renkte elvan yün, MENFUŞ da didilmiş, ya'ni eczası parmaklarla birbirinden ayrılıp dağılmakta veya hallâçla atılmakta bulunan demektir ki, zerre zerre uçuştuğu haldir. Zira dağlar evvelâ dekk olunacak, sonra kesîben mehîlâ olacak, sonra bulut gibi geçerek, ıhnı menfuş gibi olacak, sonra da serab olacaktır. Bu iki hal, ya'ni insanların feraşı mebsûs gibi ve dağların ıhni menfuş gibi olmaları hali bizim idrakâtımıza göre bütün kürei Arzın bir volkan gibi infilâk edip patlaması halini tasavvur ettirdiği gibi son zaman muharebelerinin o hali almağa doğru giden tahribatı manzaralarını da göz önüne getirmektedir. Bununla beraber burada yalnız insanları nihayet ölüme sevk etmek üzere parçalayıp seren sa'kai memat değil, evvelki Sûrenin (.......) âyetinden anlaşıldığı vechile (.......) mantukunca kabirlerden fırlatıp ba's-ü nüşur ile Âhırette hisab ve mîzan için mahşere sevk edecek olan Kıyam nefhasına kadar şamil bir ma'nadadır ve bu ıtibar iledir ki, hakikati bizim dirayetlerimizin tesavvurları hududundan haric ve ancak ihbari ilâhî ile gaybi hakka iren îman sahasına dahil bir haysiyyeti haiz olduğu (.......) hıtabiyle ifham olunmuştur. Bundan dolayı Kıyametin mebdei olan feza' nefhasından (.......) ayırdımının tehakkuk edeceği faslı kaza hengâmına kadar imtidad edecek olan bu Karia günü iki safhaya münkasım demektir ki, birincisi nefhai sa'k ile nefhai kıyamın ayırdım günü olan mîzan ve fasıl hengâmına kadar olan haşr-ü neşir safhası, ikincisi de insanların (.......) olmak üzere iki kısma ayrıldıkları fasl-ü huküm lâhzasından ötesi, ya'ni ehli Cennetin Cennete, ehli Cehennemin Cehenneme sevk ve idhalleriyle hukmün icrası devri demek olan ebediyyet safhasıdır. İşte Karianın umuma şamil olan birinci safhasını beyandan sonra netice ve müntehası bulunan ve insanları saıyd ve şakıy iki kısma ayıracak olan bu ikinci safhasını tafsîl ile buyuruluyor ki, |
﴾ 5 ﴿